Yarım Kalan Her Şeyi Neden Zihnimizden Atamıyoruz?: Zeigarnik Etkisi
- Ayşe Nur
- 25 Ağu 2022
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 9 Eyl 2022

Yarım bıraktığımız -tamamlamadığımız- her durumun, olayın zihnimizde daha kalıcı olduğunu biliyor muydunuz? Bunu şuan düşündüğümüzde zihnimizde daha net canlanıyor. Psikolojide buna “Zeigarnik Etkisi” adı verilmektedir. Pandemi sürecinde bir şekilde sürekli işlerimi yarım bırakma, başlayamama ve erteleme düşüncesi, bu yazıyı kaleme almama sebep oldu. Sizler de sürekli bir şeyleri yarım bıraktığınızı düşünüyorsanız şayet bunun nedeni beynimizin tamamlamadığımız işleri hatırlamak konusunda daha seçici olmasındandır!
Yarıda bıraktığımız bir dizi ya da film, göz ucuyla bakıp bir köşe de kalan bir kitap, yarım kalan aşklar, aniden bitip giden ilişkiler… Kısaca arkamıza dönüp baktığımızda yarım kaldığını, tamamlanmadığını hissettiğimiz her durumda bu etki altında olduğumuzu söylemek mümkündür. Durum fark etmeksizin zihnimizde asılı kalan her anının tek bir hissedarı vardır: Zihnimizde kalıcı bir yer tutmak. Günümüzde dahi farkında olmadan bu etki altına bırakıldığımızı söylemeliyim. Dizilerin en heyecanlı yerinde kesilmesi, seri kitapların en can alıcı yerinde bitmesi nedendir? Belleğimizin manipüle edilmesidir. Bunun sebebi, kesintiye uğratılmış olay örüntüsünün bireyde devam etme hissi vermesindendir. Bu tamamen belleğin manipüle edilmesinden yararlanılarak, yeni bölümü izlemek; yeni seriyi okumak için bir teşviktir. Gelin bir de bu etkinin nasıl ortaya çıktığına kısacık bir göz atalım.
Bu etkinin araştırmacısı olan Rus Psikolog Bluma Zeigarnik’dir. Ki adını da buradan almaktadır. Bluma Hanım, gittiği bir restoranda yemeğini yerken dikkatini bir durum çeker. Garsonlardan birisi tüm müşterilerden sipariş almaktadır ve normalde kâğıda not etmek gerekir. Ama garson bunun yerine, hiç not almadan siparişlerin tümünü zihninde tutar ve siparişleri eksiksiz getirerek servisi tamamlar. Garsona bunu nasıl gerçekleştirdiği sorulduğunda: “Siparişi tamamlayana kadar aklımda tutuyorum, tamamladığımda ise siliyorum.” der. Bunun üzerine Bluma Hanım birçok deney yapar. Çıkardığı sonuç ise şudur ki; “Yarım kalan her şey, tamamlananlara göre yüksek oranla daha iyi hatırlandığı ve akılda daha kalıcı olduğudur”. Çünkü bir işi yapmak için kolları sıvayan birisi, o işi tamamlamak ihtiyacı ile hareket etmektedir. Eğer bu tamamlanacak iş sekteye uğrarsa bu durum bireyde ciddi bir stres ve gerginlik yaratmaktadır. Bu da bellekte çarpıcı bir şekilde yer tutar. Daima tamamlanmayan bu işle ilgili düşünceler de zihinde geviş getirilir. Böylelikle daha uzun süre bellekte kalmasına ve kalıcı olmasına neden olur.
Okul yaşantımız boyunca sayısız sınava girdik ve çıktık. Kiminden iyi notlar kiminden ise kötü notlar almışızdır. Kötü not aldığımız ders ve alınan o not hâlen aklımızdan çıkmıyordur. Öyle değil mi? Bunun sebebi, alınan o kötü notun bizde, yetersizlik ve başarısızlık hissini tattırmış olmasından ötürüdür. Varsayalım ki; duygusal bir ilişki içerisindesiniz. Bu ilişkiniz çok monoton veyahut da çok harika ilerliyor olabilir. Fakat bunun pek önemi yoktur. Bu ilişkinin aniden bitmesi kişide derin yaralar açar. Bu da demektir ki ilişkinin pekâlâ mükemmel olması ya da aksi olması durumu değildir. Hesapsız ve zamansız bitmiş bir ilişki olmasıdır. Kısaca, yarım kalan –tamamlanmamış- her durumda olayın içeriği değil de yarım kalmasından ötürü unutulmazlığı söz konusudur. Bu unutulmayışı ise Zeigarnik etkisinin bir sonucudur.
Zeigarnik etkisi, bireyde olumlu bir takım davranışa dönüşebilmektedir. Erteleme davranışı sergiliyorsanız Zeigarnik etkisi, erteleme hastalığından kurtulmak için biçilmiş bir kaftan olacaktır.Zeigarnik etkisi sayesinde tamamlanmamış bir duruma minik bir başlangıç yapacak olup bu şekilde, Zeigarnik etkisi, erteleme davranışından kurtulmayı mümkün hale getirecektir.
Zihnimizde, yarıda bıraktığımız tamamlamadığımız tonca şey ve bunlarla meşgul bir zihin.. “Başlamak bitirmenin yarısıdır.” Yarım bıraktığımız tamamlamadığımız ne varsa tekrar dönüp gözden geçirmek bizim elimizde. Göz ucuyla bakıp kütüphaneye fırlatılmış bir kitap mı? Okumaya başlayabilir. Yarım kalan bir film mi? İzleyebilirsin. İçinde yarım kalmış ne varsa söyleyebilirsin. Yarım kalmışlarla zihnini kurak bir yere dönüştüreceğine, tamamlanmışlıklarınla yeşillendirmeye ne dersin? Başlamaya korktuğun hatta iliklerine kadar köşe bucak kaçtığın her şeyi yapabilecek güce sahip olduğunu bilerek o ilk adımı atmalısın, atmalıyız…
Kaynakça ve İleri Okumalar:
Keskin K. (2018), Zeigarnik Etkisi ve Tanpınar’ın Hikayeleri. Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 3(2), 313-325.
Zeigarnik Etkisi Nedir?. https://www.psikologankara.net/zeigarnik-etkisi-nedir.html (Erişim Tarihi: 03.08.2021)
Comentários